Dekore ettiğiniz her bir oda için mekanın işlevine göre sorular hazırlayın. Oda hangi amaca hizmet edecek, yeterli priz var mı, aydınlatma elemanları tavandan mı olmalı, aksi geçerliyse odanın içinde dolaşan kablolar ile nasıl baş edeceksiniz? Var olan depolama üniteleriniz yeterli mi, yoksa takviyeye mi ihtiyaç var? Değişiklik uygulamak istediğiniz odaya check-up yapın. Nasıl yaşamayı tercih edersiniz, ciddi mi, yoksa rahat mı? Pek çok kişi için etkili bir aydınlatma düzeni yaratmak zor bir iş gibi görünür. Ancak aydınlatmanın üç aşamalı bir kuralı vardır, buna uyulduğu taktirde eviniz tam kıvamında bir aydınlatma düzenine sahip olacaktır. Öncelikle mekanda size herhangi bir görüş problemi yaratmayacak yeterli düzeyde bir aydınlatma sağlayın. İkinci aşama belirli alanlarda kullanmak üzere ışıklandırma düzeneği oluşturmak. Üçüncü ve en heyecan verici aşamaysa, herhangi bir aydınlatma öğesiyle canlı, çarpıcı bir etki yaratmaktadır. Odayı belli alanları vurgulamak için bir tiyatro sahnesi gibi düşünün. Şöminenizin ya da duvarlarınıza astığınız ve size yıllar önce hediye edilen yağlı tablonun belki de fark edilme vakti geldi de geçiyor. Bir renk kartelasına baktığınızda seçtiğiniz rengin odanız için en uygun ton olduğunu düşünebilirsiniz, ancak evin bulunduğu cepheyi de göz önünde bulundurmayı unutmayın. Kuzey ya da doğu yönüne bakan evlerde soğuk bir ışık olacağı için sıcak renkleri tercih edebilirsiniz. Benzer şekilde batı ya da güney yönüne bakan mekanlarda güneş ışığı daha fazla olduğundan sıcak renkler fazlasıyla baskın görünebilir bu sebeple daha soğuk renkleri kullanmaya çalışabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder